Ana içeriğe atla

PAYLI MÜLKİYET (MÜŞTEREK MÜLKİYET) NEDİR?

Türk Medeni Kanunu’nun 688 maddesinde aynen; “Paylı mülkiyette birden çok kimse, maddî olarak bölünmüş olmayan bir şeyin tamamına belli paylarla maliktir. Başka türlü belirlenmedikçe, paylar eşit sayılır. Paydaşlardan her biri kendi payı bakımından malik hak ve yükümlülüklerine sahip olur. Pay devredilebilir, rehnedilebilir ve alacaklılar tarafından haczettirilebilir” şeklinde düzenlenmiştir.

Paydaşlar arasında ayrıca bir anlaşma yapılmadığı taktirde her bir paydaşın payı eşittir ve her biri payı üzerinde bir malikin mülkiyet hakkı dolayısıyla sahip olduğu yetkileri kullanabilir. Payını devredebilir, haczettirebilir yahut satabilir. Taşınmazın tapu kaydı incelendiğinde; maliklerin pay oranı da yer alıyorsa; bu halde paylı mülkiyet bulunmaktadır.

PAYLI MÜLKİYETE TABİ BİR TAŞINMAZ NASIL KULLANILIR?

Paylı mülkiyete tabi taşınmazlarda paydaşların tümü anlaştığı taktirde yararlanma, kullanma ve yönetime ilişkin konularda yasadan farklı anlaşmalar düzenleyebilirler. Bu anlaşmalar, noter huzurunda imzanın onaylanması şartıyla tapu kütüğüne şerh verilebilir. Lakin bu halde dahi paydaşlarınların sınırlandırılamaz yetkileri bulunmaktadır.

PEKİ BUNLAR NEDİR?

1)Taşınmazın/eşyanın değerinin korunabilmesi için zorunlu olan yönetim işleri yapmak yahut Mahkeme’den önlem alınmasını istemek

2)Taşınmazı/eşyayı bir zarardan korumak için hemen alınması gereken önlemleri; bütün paydaşlar için almak.

Paydaşların kendi aralarında yaptığı anlaşma haricinde olağan yönetim işleri, olağanüstü yönetim işleri, önemli yönetim işleri hakkında kararlar TMK hükümlerine göre alınmalıdır. Bununla birlikte, her bir paydaş diğerlerini hakkı ile bağdaştığı ölçüde paylı maldan yararlanabilir ve onu kullanabilir. Bu konuda bir uyuşmazlık doğması halinde; yaralanma ve kullanma halini hakim belirler. Yine, paylı mala ilişkin ortak yönetim giderleri ile sair diğer yükümlülükleri de her bir paydaş payı oranında karşılamak zorundadır.  

Burada önemli bir husus da, paylı maldan yararlanma, kullanma ve yönetimine dair konularda paydaşların aldığı ve Mahkeme’nin vermiş olduğu kararlar; taşınmaz üzerinde sonradan paydaş olanları yahut ilgili pay üzerinde bir ayni hak kazananları da etkileyecektir. Ancak unutulmamalıdır ki; paydaşların kendi aralarında yapmış olduğu anlaşmanın sonradan paydaş olanları da etkilemesi için tapu kütüğüne şerh verilmesi zorunludur.

ELBİRLİĞİ MÜLKİYETİ (İŞTİRAK HALİNDE MÜLKİYET) NEDİR?

Elbirliği mülkiyet halinde paylı mülkiyetin aksine maliklerin pay oranları belirli değildir. Her bir malik, taşınmazın tamamı üzerinde hak sahibidir. Bu mülkiyet türü genellikle kanundan doğar. Bu durumun doğal sonucu olarak da her bir malik, kanunda yahut topluluğu oluşturan sözleşmede aksi bir hüküm bulunmadıkça birlikte hareket etmekle yükümlüdür. Sözleşmeden doğan topluluk devam ettiği müddetçe, bir pay üzerinde tasarrufta bulunulamaz. Elbirliği mülkiyeti, malın devri, topluluğun dağılması yahut paylı mülkiyete geçilmesiyle sona erer. Paylaştırma, aksine bir hüküm bulunmadıkça, paylı mülkiyet hükümlerine göre yapılır.

ELBİRLİĞİ MÜLKİYETİ, PAYLI MÜLKİYETE NASIL DÖNÜŞTÜRÜLÜR?

Mirasçılar, genellikle elbirliği mülkiyeti ile malik olurlar. Bu halde mirasçıların tümü bir araya gelemiyorsa veya diğer mirasçılardan birine vekalet da veremiyorsa; mirasçılar/malikler Sulh Hukuk Mahkemesi’ne başvurmalıdır. Mahkeme, diğer mirasçılara da bu durumu bildirir ve bir itirazları var ise bunları sunmalarını ister. Elbirliği mülkiyetin devamını haklı kılacak nitelikte bir itiraz ileri sürülmezse veya mirasçılardan biri belirlenen süre içerisinde paylaşma için dava açmazsa mülkiyet türü değiştirilir. Bu dava yönünden önemli bir husus ise davayı ancak mirasçıların açabileceğidir. Mirasçılardan pay alan 3. Kişilerin bu davayı açmakta hukuki yararı bulunmamaktadır. 3.kişilerin bu davayı açabilmesine ilişkin ise bazı şartlar bulunmaktadır.  Bu tür durumlarda hak kaybına uğramamak adına uzman bir avukattan yardım almanızı tavsiye ederiz.

Elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete çevrilmesi yalnızca taşınmazlar için geçerli bir yöntem değildir. Taşınır mallar üzerindeki elbirliği mülkiyeti de paylı mülkiyete çevrilebilir. Yine, mirasçılar miras yoluyla intikal eden para üzerinde de elbirliği mülkiyet ile sahip olduklarından; Sulh Hukuk Mahkemesi’nin paylı mülkiyete çevirme kararının ardından bu karar ilgili bankaya götürülür. Banka, paylı mülkiyet hükümlerini dikkate alarak mirasçıların hissesine düşen meblağı kendisine öder.  

PAYDAŞLARIN ORTAKLIĞIN GİDERİLMESİ DAVASI AÇMASI HALİNDE, ELBİRLİĞİ MÜLKİYETİNİN PAYLI MÜLKİYETE ÇEVRİLMESİNE KARAR VERİLEMEZ

Yargıtay 6. Hukuk Dairesi’nin 2010/2972 E., 2010/4334 K. Sayılı 13.04.2010 tarihli kararında aynen; Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı iştirak halindeki mülkiyetin müşterek mülkiyete çevrilmesi davasına dair karar davalılardan … tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.

Uyuşmazlık iki adet taşınmazda elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete çevrilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece istemin kabulüne karar verilmiş, hüküm davalılardan … tarafından temyizedilmiştir.

T.M.K.nun 644.maddesi hükmü uyarınca bir mirasçı, terekeye dahil malların tamamı veya bir kısmı üzerinde elbirliği mülkiyetinin, paylı mülkiyete dönüştürülmesi isteminde bulunduğu takdirde, Sulh Hakimi, diğer mirasçılara çağrıda bulunarak belirleyeceği süre içinde varsa itirazlarını bildirmeye davet eder. Elbirliği mülkiyetinin devamını haklı kılacak bir itiraz ileri sürülmediği veya mirasçılarından biri belirlenen süre içinde paylaşma davası açmadığı takdirde istem konusu mal üzerindeki elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete dönüştürülmesine karar verilir.

Olayımızda, dava konusu … ada … ve … nolu parseller hakkında taraflarca … 1.Sulh Hukuk Mahkemesinde 30.4.2008 tarihinde ortaklığın giderilmesi davası açıldığı ve bu davanın halen derdest olduğu anlaşılmaktadır. Dava konusu taşınmazlara ilişkin paydaşlarca ortaklığın giderilmesi davası açıldığına göre artık mahkemece elbirliği mülkiyetinin paylı mülkiyete çevrilmesine karar verilemez. Bu nedenle davanın reddine karar vermek gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmadığından hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir.

SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile HUMK.nun 428.maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 13.4.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi”
  denilerek ortaklığın giderilmesine karar verilmesi halinde elbirliği mülkiyetin paylı mülkiyetine dönüştürülmesi davasında karar verilemeyeceği hüküm altına alınmıştır.

Bir Cevap bırakın

Menüyü Kapat

Adres: Beştepe Mah. Yaşam Cad.
Neorama Plaza 13/65-66-68
Ankara/Türkiye

Tel: +90 (552) 522 30 60
E-Posta: info@ilkinovacik.com