Ülkemizde oldukça popüler faizsiz ev satın alma sistemleri bulunmaktadır. Bu sistemler, banka kredisi ve faiz sistemini tercih etmeyen vatandaşların uzun vadeli ve genellikle düşük bedelli taksitlerle kendileri gibi ev alma isteminde bulunan diğer insanlarla birlikte para biriktirdiği ve akabinde biriken bu ücretin çekiliş ile aralarından birine peşin ev alınması şeklinde işler. Tabi ki her yerde reklamını gördüğümüz bu kuruluşların hepsi aynı şekilde işlemiyor. Hatta, 2021 yılının Temmuz ayında Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun bu şirketlerden 29 tanesinin tasfiye edilmesi kararını verdiğini de anımsayalım. Tasfiye kararı verilen bu şirketlerde paraları bulunan vatandaşların da mağdur olmaması için bir takım düzenlemeler de getirilmiş, bu şirketlerin denetim sistemi de değiştirilmişti. Yeni düzenlemelerle birlikte de, söz konusu şirket sahiplerinin sorumlulukları genişletilmiştir.
Nitekim, son zamanlarda vatandaşların şikayetleriyle birlikte faizsiz ev alma sistemleri yeniden gündeme geldi. Sisteme dahil olan vatandaşlar bir “konut edindirme” sözleşmesi imzalıyorlar. Lakin sonradan ortaya çıkan sebeplerle taksitlerini ödemeyecek duruma gelen ve sözleşmeden dönen taraflar/vatandaşlar, sisteme dahil olmak için ödedikleri “organizasyon bedeli”/ “katılım ücreti” ve sair isimlerle ödedikleri ücreti iade alamıyor.


Bilindiği üzere “konut edindirme” ismi ile hazırlanan bu sözleşmeler kendilerine özgü nitelik taşımaktadır. Bu sözleşmelerde, “organizasyon bedeli” altında alınan ücretin iade edilememesi ancak sistemden ayrılan kişiler için harcandığı yani gerçekten organizasyon masraf yapıldığının kanıtlanabilmesi hallerde mümkündür. Aksi taktirde, şirketlerin bu bedelleri, sistemden ayrılanlara iade etmesi gerekmektedir. Son zamanlardaki “emsal” yargı kararları da bu yöndedir.
Organizasyon bedeli yahut katılım ücreti gibi, sisteme girişte taksitli yahut peşin ödediğiniz bu bedeli geri alamadıysanız; mutlaka bir avukat aracılığıyla süreci yöneterek yargı yoluna başvurabilirsiniz. Organizasyon bedelinizin meblağına göre değişmekle birlikte, Tüketici Hukuku’ndan doğan bu nevi uyuşmazlıklarda arabuluculuk sürecine başvurmanız gerektiği de unutulmamalıdır.